Perşembe, Mayıs 31, 2007

22


Aslında büyük kutlamalar beklemişimdir hep..herkese de aylar önceden bahsetmişimdir bu özel ve bence gerçekten güzel olan günde. Ama hiçbir zaman bu umduklarım tam anlamıyla gerçekleşmemiştir..bir kere ilk okuldayken deli eğlendiğimi hatırlıyorum o kadar..

Şimdi ise burada bunları yazıyorum..tatminsizliğimi yüzünüze(yüzüme) vuruyorum...ilk defa doğum günümde kimseyi görmek istemiyorum. hiçkimse yalanlarını yüzüme savurmasın diye...ayrıca "tek bir şarkı insanı ne kadar kötü edebilir" i görüyorum saatlerdir, ne berbat bir şey bu!!...yazmayacaktım yine yazdım,bu yüzden de herkesten özür diliyorum ama bilmiyorum.offff...

İyiki doğdum mu acaba?

Çarşamba, Mayıs 30, 2007

Dünya Yansa Yorganım Yok İçinde,Bin Derdim Var Hepsi Başka Biçimde


Burayı gelip bunları okuyup geçenler için bu yazılanlar ne ifade ediyor bilmiyorum,benim burada bir şeyler ürettiğimi sanarak sevinmem ne anlama geliyor bilmiyorum ,, kendime karşı yabancılaşıyor muyum? Hiç bi fikrim yok ,evet yabancılaşıyorum, beni benden aldılar,bizi yabancılaştırdılar, bir kişi başladık olduk binlerce insan , ,sonra yine indik bire , ,yine böldüler milyarlara ,korteksin altından fırlayan hücreler ve ruh kırıntılarıyla karıştırdılar, erittiler delirttiler..sonra yine tek ettiler beni ,,her şeyi sildim ,büyüdüm ,öğrendim,arzuladım ,kandırdım,istedim,yönelttim ,unuttum,bastırdım, yok ettim ,her bir parçacığı yok ettim,hepsi gittiler, içimde barındırdığım bütün benlikleri tek potada erittim sonunda ,bir insan olduğumu sandığım o özel anda, , içimde büyüyen bütün güzellikler, şehvet, arzu ,hepsi yalan yanlış bir ışık huzmesiyle patladı geldi kafama,artık yine yüz binlerce kişiyim,ama değilim ,yine açtım kapıları ,bu sefer inancım da farklı ,ruhum da ölü ve içimdeki her şey hiç olmadığı kadar hesaplı kitaplı,…bu ben miyim aslında ne kadar hoş bir tarif bizler için ,hep bunu görüp egomu şişiriyorum,itiraf=pirim evet duymuştuk- ,,,kişiliğinden bu kadar sapan ,ve öz-benliğine ve toplumun ahlak kurallarına ve içimizden akıp giden bütün ruhlardan daha farklı….her şeyin güzel olacağını düşünerek kendimizi kandırıyor muyuz acaba? ,yoksa çok önceden kandırmıştık ta, şimdi bunu yeni mi anlıyoruz, “seni öldürmeyen şey seni güçlendirmez bilakis ebeni siker “diyen ünlü düşünür pala niçe den de anladığımız gibi, bu kadar tanıyan çıkar mıydı yoksa? Ahlaksız sayanlar sevişmeyi.,,bize acının esası gerek…

Cumartesi, Mayıs 26, 2007

OLMUYOR

Yaşadığım ve ait olduğumu hissettiğim bu hayal dünyası beni gerçeklerden uzaklaştırıyor giderek. Herşeyde bana karşı bir tavır görüyorum. Bencil ruhumu ve bedenimi tatmin edecek bir sebep kalmayınca da gözyaşlarıma teslim oluyorum. Kendimi açık ve seçik olarak ifşa etmek ise bir ayrıcalık değil...sadece acizliğimin bir göstergesi olarak karşıma çıkıyor. Ben maalesef kendimi bulamıyorum.Bu ben değilim. Ben hiçbirşey değilim.

Yapamıyorum,başaramıyorum...içinize giremiyorum,konuşmalarınızın konusu olamıyorum,ilgi çekici değilim zaten,serzenişlerimle ancak size rahatsızlık verebilirim.Benden vazgeçmeniz konusunda ikna kabiliyetim hayli yüksek anlayacağınız. Bu andan itibaren bana ait olmayan bu blog sitesindeki son yazımı yazmak istedim böylece...

Olmuyor. güzel bir gelecek, mutlu bir yaşam sunamıyorum sana,size...kişiliğim bilincimin gerisinde hareket ediyor çünkü...kafamda kurduğum insanlar, olaylar ve içimdeki ben-ler ile yaşıyorum...ya da gayret ediyorum. herşeyi mahvediyorum her türlü basitliği yapıyorum. kendimden nefret ediyorum. neyim ki ben zaten...yeter artık! hepinizden,her türlü akla yatkın varlıktan korkuyorum.

Benden uzak durun da rahatça öleyim burada.

Çarşamba, Mayıs 16, 2007

Önce İçinde Bulacaksın


Vicdani muhasebelerinin galip geldiği savaşta üste çıkan alt bilinçleriyle alanları dolduran kitlelerin oluşturduğu denizin dökemeyeceği bir egoyla şişmiş iktidar sahipleri, çıkan sesler belki bazıları için önemsiz, ama hayatları boyunca etliye sütlüye karışmamış, sesleri, düşünceleri ve ruhları prime-time ‘ın reklam kuşağı arasında eriyip gitmiş yüz binlerin ben de buradayım demesi açısından çok önemli.

Belki sadece bazılarının cebine girecek para azalacağı için huzursuz insanlar ve bazıları sadece kendi kendimizi yönetebilme ihtimalimizin ufukta hınzır hınzır gülümsediğini gördüğü için bu kadar interneyşınıl mecralarda döndürdü bu hikâyeyi. Fakat bu büyüklüğü göremeyen ve hırslarının kurbanı olmuş ajanlar bütününün umursamazlığını kim giderebilir ki? Ya da kendi kendimizi, kendimizin yönetebileceği bir gelecek hangi asırda kapımızı çalacak? Çoğu zaman içinde bunaldığımız düzenden bizi istemediğimiz hallere soktuğu için nefret ederiz, peki düzen böyle olmayı kendi mi seçti, yoksa biz mi onu bu hale getirdik? Hava yanıyor, yeşil sararıyor, ekosistemle beraber medeniyet de kuruyor. Eller biraz taşın altına kaysa artık

Lütfen?

Çarşamba, Mayıs 09, 2007

Kibir!


Isınan havalarla beraber akdeniz iklimine dönen iskandinav ülkeleri ,, ,
..Ucuz fiyata hesaplı turlar bulunmakta, , , …Uzun vadede bu oteller masraflarını karşılayacak kapasite turisti buraya çekebilecekler……Sıcak hava dalgası bütün yurdu kasıp kavurmakta……Bacasız sanayi ağır darbe aldı, akışkanlar mekaniği bu yazın yeni modası…. . .Geceleri oturup ölümü düşünüyorum ve seninle ilgili şiirler yazıyorum hahahaha…

Her şey hesaplı, bu hayat hesaplı kitaplı, adam dövmek bile adrenalin hesabına dayalı, yumruğu salla ,kasları ger,derin nefes al,kan pompala,zafer kazan,ezik yap

-Etin ötesine nasıl varamıyoruz ya?

Kapasite meselesi…

-Yani düşünceler ve istekler bu etin altında gizli ama açığa çıkamıyorlar,

Herkes frenlerine sarılmış, değerleriyle birlikte aşınıyor

-Seçimler bizi biz mi yapar, yoksa bizi bizden mi alır?

Parça tesirli ruh halinde gizli anlaşılmama çabaların ve bunun farkında hayali arkadaşların

-Şarkılar yazıyorum belki ama kimse farkında değil,ben bile değilim farkında,toraman stili takılmak gerekir beklide,

Saçlarımı iyice döküp,biraz dikleştiriyorum egomu şişirip,kendimi saklıyorum

-A.B.C. ler yok…