Çarşamba, Mayıs 16, 2007

Önce İçinde Bulacaksın


Vicdani muhasebelerinin galip geldiği savaşta üste çıkan alt bilinçleriyle alanları dolduran kitlelerin oluşturduğu denizin dökemeyeceği bir egoyla şişmiş iktidar sahipleri, çıkan sesler belki bazıları için önemsiz, ama hayatları boyunca etliye sütlüye karışmamış, sesleri, düşünceleri ve ruhları prime-time ‘ın reklam kuşağı arasında eriyip gitmiş yüz binlerin ben de buradayım demesi açısından çok önemli.

Belki sadece bazılarının cebine girecek para azalacağı için huzursuz insanlar ve bazıları sadece kendi kendimizi yönetebilme ihtimalimizin ufukta hınzır hınzır gülümsediğini gördüğü için bu kadar interneyşınıl mecralarda döndürdü bu hikâyeyi. Fakat bu büyüklüğü göremeyen ve hırslarının kurbanı olmuş ajanlar bütününün umursamazlığını kim giderebilir ki? Ya da kendi kendimizi, kendimizin yönetebileceği bir gelecek hangi asırda kapımızı çalacak? Çoğu zaman içinde bunaldığımız düzenden bizi istemediğimiz hallere soktuğu için nefret ederiz, peki düzen böyle olmayı kendi mi seçti, yoksa biz mi onu bu hale getirdik? Hava yanıyor, yeşil sararıyor, ekosistemle beraber medeniyet de kuruyor. Eller biraz taşın altına kaysa artık

Lütfen?

Hiç yorum yok: