Pazartesi, Temmuz 30, 2007

So Long and Thanks For All The...

Sen gittin,zaten herşey kötüye gidiyo,Fener şampiyon oldu,ajan eş başkanların ülkeyi satması garantilendi,baskette yine rezil oynuyoruz,havalar da ısındı,kuruyup gebercez, herkes göt gezdiriyor,yan dairendeki filden tiksiniyoruz,
Duyarlıynış gibi "gibi" yapıyoruz,ya da kanıtlayacak bir çok şeyimiz var hepimizin,sen bizi unutmadın eminim,ama biz seni unutacağız hemen,-emin ol-,ama rahat olmak gerek,yapı meseleleri,zemin mekaniği,iyi uyu

Cumartesi, Temmuz 21, 2007

...

Vatan denilen yaşadığımız toprakların” -ajan provokatör-vatan hainleri” tarafından sistemli şekilde satılması üzerine kıpırdamayan kıllarımız ve felaket karşısında durup dinlenen+dinleyen bizlerin acizliğini kırmayı başarmak için yarın gideceğimiz sandıkcağızlardan yine aydın doğan medyası ve popüler kültür yalakası yığınlara yarayacak sonuçların çıkmasını bekliyoruz ki bu çok boktan bir durum ,,

hepiniz alt kültürü,alt bilinci,politik görüşü ve toplum bilinci yok edilmiş tüketici et yığınlarısınız aslen--bende sizdenim bebek—ve hayatlarını yakmak istemeyen,sınır bilinci yok edilmiş,sadece kendi bencilliği içindeki düşünce balonlarından boyalı atmosferler üreten tapılası yaratıklar güruhunun üyeleri olarak bir şeyleri kırmak isteğini bile yönlendiremeyen aciz ruh suretleriyiz her telden….

Sandığın başına gidince önümüze gelecek kâğıtlardaki cici çocuklardan kutuplaşma ihtiyacını doğuran tarafların hiçbirinin birbirinin tersi olmadığı gerçeğiyle beraber; ümitsizlik, boş vermişlik, kadercilik ve cahillikle yoğrulmuş bir seçmen kitlesi köşeyi dönmek ve günü kurtarmak adına yine kendi çıkarına en uygun düşeni seçecektir. Üçüncü cihan harbine doğru asimile olmaya devam edeceğimiz güzel günler bizi bekler çocuklar. Umalım ve görelim

Perşembe, Temmuz 19, 2007

Rolling People

Uyuşturulmama halinde yaşamaktan dolayı evrildiğim robottan dolayı pişman olmaya başlama vakti geldi. Birinci tekil kişiyle sıkıntıları haykırmak ne kadar zorlaştı be sayın okur. Herkes o kadar büyük egolarla ayrıntı ve duygu insanı olduğunu lanse ediyor ki aslında hiçbir duygu ve düşüncenin önemi kalmadığını düşünüyorum. Herkesin kişiliği, betimleme denizi içinde kendini beğenmiş anlamlar bütününün bir özeti niteliğinde. ,herkesin yanında başka bir insana dönüşüveriyor insanlar ve devri daim içinde aynılaşıyoruz ister istemez bu da bizi gene başa döndürüyor. Değer yargıları dünyasının dinamiklerini eğip bükebilicek hızda zihinlere sahip olma isteğiyle boyutlar arası kopuşların getireceği fiziksel çöküşlerden muaf durumda olmak için yanıp tutuşası geliyor insanın di mi?

Bence de saçma söylemler bunlar, tiriviri ve körpe ruh dokümanlarından seçki niteliğinde ağrısız sancısız fahiş fiyata depresyon ticareti, “”en samimi ve kendinizi en yakın hissedeceğiniz acılar müessesemizin size ufak bir armağandır,şüphesiz ki hepinizin yarası en derini”” nıhaah.. Her tarafı doldurmak isteyen alt tarafı bir et değil mi? Zihinsel etçil insanlardan bir farkı olduğunu sandığı için biricik olma hakkını ellerinde tutan bütün küçük burjuva aydınlarından ebedi(ha)yat talep ediyorum –çok şakacıyız-

Birilerine kanıtlayacak bir şeyimiz olmadığı için yıllarca kaçıp saklansak da ölümsüzlük, hatırlanma ve tanrı’yı oynama isteğini bastırdığınısanangillerden bir basitlik seansına şahit olayazdınız Yine yanmak, caymak filan bile gerekebilir. Kendimden bile bahsediyorum, bu ben miyim abi?

Cumartesi, Temmuz 14, 2007

Yan Yan Yan


Uzun soluklu acı maratonundan sonra gelen hissizleşme durumuna verilecek isimler ve anlamların yetersizliğinden dolayı duyulan boşluk duygusunu tanımlamaya çalışmak çok yanlış bir iş. Ama saykodelik bir manik bekleniyor ki tek bir hayat var biliyor…o gelince gene her şeyin iki cevabı olacak be canlar.Altın Oran’ı bulmak şart oldu ama bunlar sadece sevimli görünme çabaları,şöyle şeyler var:

Kitlesel çöküş ve yok oluşu görmek için yanıp tutuşan milyonların fazlalığından ve bilgi kirliliğiyle beyinleri emen yönetici ve yönlendirici zengin ajanlar konfederasyonun hain ötesi tutumlarını bilip bu konuda hiç bir şey yapmayan koca götlü “bizler” kavramının eziciliği tüm ağırlıyla birikmekte. Bir şeyleri umursamadığımız için zamanı geldiğinde atacağımız çığlıkların çok da bir önemi olmayacak, kulaklarını tıkayanlara kulaklar tıkanacak, sonunda gene çok bir beklenti yok, çünkü insanlara hiçbir zaman bir şeyi tam olarak istemek öğretilmemiş, -tam da onlar’ın istediği gibi-… karaktersizlikle oluşturulan bir bireyi boş vaatlerle kandıracak kurtlar sürüsünün getirilerini kutsayalım be kanka .Görünürde bir kişiliğin olsun,arada bir kullanmak gerekiyor di mi ama?